In Time

   Vakit nakittir sözünü fazla ciddiye almış bir dünya düşünün. Düşünemezsiniz. Yani durup dururken kimse bunu düşünmez. Neden böyle bir şey düşüneyim ki? Neyse ya filmin konusu böyle bir şey işte. Çok özgün bir hikaye olmuş, o yüzden pek bir beğendim. Imdb puanı 6.5. Oyuncu kadrosu öyle çok havalı değil. Justin Timberlake iyi kurtarmış işi. Bayan arkadaş da öyle.
 
 
 
   İlk başta dediğim gibi vakit nakittir'i izliyorsunuz. İnsanlar para yerine zamanlarını kullanıyor. 25 yaşından sonra ölümsüzlük için çalışmaya başlıyorlar. Otobüse biniyor ömründen iki saat veriyor. Orada her şey böyle yürüyor. Tabii fakirlik  farklı bir şey orada. Ömrü biten ölüyor. Gerçek dünyada olan dengesizlik burada da var haliyle. Kimi insanlar yüzyıllarca yaşıyor, zenginlik içinde (!). Daha fakir olanlar ya günü gününe yaşıyor ya da yaşayamıyor. Aslında bu izlediğimiz dünya gerçeğinden daha acımasız. Burada bir şans her zaman vardır. Orada yok... Neyse, filme dönelim. Kahramanımız Will Salas bu düzene karşı bir fakir -tabi ki-. Şans eseri bir adamla karşılaşır ve onu kötü adamların elinden kurtarır. Adam çok zengindir. Haa bir de artık ölmek isteyen, yaşamaktan sıkılmış biridir. Bütün zamanını bizim çocuğa verir. Sonra Will zenginlerin tarafına geçer ve düzeni bozmak için kolları sıvar.

 
   İzlemesi keyifli. Zamanın önemini çok güzel anlatıyor ve düşündürüyor. Gerçek dünyaya yapılmış komik bir eleştiri gibi. İzlenmeli!