You're Not You

 
   2014 ABD yapımı bir dram filmi. Dram sevmiyorum dedikçe gözyaşlarımı sömürmelerine izin vermekten nefret ediyorum. Ama "Hayat, bizi nefessiz bıraktığı anların çokluğuyla ölçülür." cümlesiyle tavladı beni.

   Stephen Hawking'in yaşam öyküsünü konu alan The Theory of Everything filminin bir benzeri. Bir bakıma benzerinden de öte diyenleriniz de çıkabilir, o da kabul.

   Filmden bahsedecek olursak; örnek bir mutluluk sergileyen ideal çiftimiz Kate ve Evan -onlara bakıp, tabii bunun arkasından kesin bir şey gelecek klişesini düşünmeyen yoktur- hayatlarında verecekleri en büyük sınavın kapılarında olduğundan habersizdirler. Misafirlerine verdikleri ufak bir piyano resitali esnasında Kate'in hastalığı kapıyı çalar. Kendisine ALS teşhisi konulur. Buradan sonra Kate'in hastalıkla kısmen savaşması, ağırlıklı olarak teslimiyeti, Evan'ın kafa karışıklığı ve hayatlarına girecek yeni insanlar filmi hareketlendiriyor. Kate'e hastalığı süresince yardım edecek birine ihtiyaçları vardır ama hastamız henüz kendisine "hasta olduğunu hissettirmeyecek" birini bulamamıştır. Sonunda bulur tabi. Bu kişi de ayyaş, pasaklı ve sorumsuz Bec olur. Yani ilk etapta gördüğümüz kişi böyle. İşte renk. Burada beni en çok etkileyen, Bec'in gerçekten sorumsuz davranışları karşısında Kate'in tepkileri. Ya da tepkisizliği mi demeliyim... Yine ilk etapta gördüğümüz olay o. İki kadının hayatlarını ne ölçüde etkileyebileceğini görüyor, karakterlerini nasıl değiştirdiklerine şahit oluyoruz. Bir insana ancak bir insan şekil verir.

   Film ALS hastalığını konu alıyor ama kişilerarası ilişkiler daha ön planda. Kate ve Bec çok zıt karakterler. Ama bizim gördüğümüz çok özel bir ilişki. Ayrıca bir insanın bakım sorumluluğunu üstlenmenin ne derece muazzam bir olay olduğunu her yönüyle göstermeyi başarmışlar. Son sahnede de esaslı vuruşlarını yapıp bizi salya sümük eşliğinde düşünmeye ittiler. Gördüklerimiz ve görmek istediklerimiz...

   Özellikle Hilary Swank, akabinde Emmy Rossum rollerinin hakkını vermişler, hiç göze batmadılar. Konu, işleyiş, oyunculuk ve tabi ki müzikleriyle güzel bir izlenim bıraktı. Sen, Sen Değilsin; derinlerimizde gizlediğimiz, ortaya çıkarmaktan korktuğumuz ya da olduğumuzun farkında olmadığımız kişilerden bahsediyor. Görmek için fırsat verirsek...